18 Ekim 2014 Cumartesi

Kolları Bağlı Odysseus, Üçüncü Bölüm, M.C.Anday

KOLLARI BAĞLI ODYSSEUS  ÜÇÜNCÜ BÖLÜM1.Us iki akımlıdır. Ben doğayıNesneleştirdim ve sayılarınıBuldum. Şimdi ne olacak idiyseHer şey onun zorunu içindedir.Ağaca yeşil  bakmak lazımYanyana getirmeli yedi rengiSessizliği yoğunlaştırmalı kiYeri katılaştırsın ayaklarım...Ey bilinç! Sevgim de, hüznüm deEski bir zamandan gelmedirŞimdi saltanatımda yapyalnızım.2. Bulut bir biçim değildir artık, birTasarı, bir ent'acte, bir istektir;Olumsuz bir tanımdır gökyüzüBoyuna ilkel ve matemeatiksizSıkar durur tanrıları boş yere...Çünkü eski bahçelerde değilizEskidendi elmanın ağaçtan düştüğüŞimdi yıldız kaymalarınıAyıklamalı evren görütünüUsa uygun bir düzene koymalı3.Ben bu ellerimi hiç görmemiştimÇünkü onlar benim ağaçlarımdıŞimdi ışığı söndürsem veKalkıp tutsam ağaçlarımıEllerim midir, yoksa elleriminAdları mı? Çünkü şimdi ben deBir ararenk, bir bildiriyim;İlkyaz, ilkyazın gerçeğindenBaşka nedir? Olağan biçimlerinYerce yenilenmelerindenOlağanüstü yabancılıkları.4.Kaç sabah var, yazık, onca güneş varSayısızlıkta başım dönünceye kadarGördüm denizi, ama ad verdim ona.Durdurdum. Unutkan kuşlariyle yarınDeniz değildir artık o, uğultuluBir varsayım, arcaïque bir duyu...Çoğul! Tekdüze tür! Sen bir kadınsınİstediğince kendini tekrarlaAnımayın ey ölümlü anılar!Evrenin karşı durmasıdır buKarşı durması usumuza.5.Kara bastın mı üşümeliÜşümek bir sözcüktür, üşümeye benzer.Gecedir diye bakmalı geceyeTıpkısıdır gecenin, bir sessiz bir sesli.İçtenliği kökünden yok etmeliÇünkü sen bir nesneye karşılık değilsin;Yapaysın ve güçlüsün artık. Benze,Benzet, yakıştır, doğamsı göster!Ölümsüzlüğünü yaratmak içinKoru kendini bir gerçeğinYanı başında sözcüklerle.6.Ah olacağı buydu oldu,Duygularla öyle çok uğraştım kiArtık aramızda ne bir sırNe güven, ne inan, ne uyum...Sonunda tükettim ruhumu:Sevinirken sevincimi seyrediyorumKorkumla korkmuyorum şimdi.Madem bir kapı aralıktır,Sen sonuna kadar aç onu.Artık bendeki insandan kurtuldumSevgisiz yaşayacağım sevgiyi.7.Kıpısızsa yörüngenin ortasında sözDevinisiz gelişim ne kiThis is the mythology of modern deathBiçimden ayrı düzen, kalıptan ayrı biçimBir yanda uygunluk, bir yanda uyumVarlık değil, ölüm değil, öteki.Sesle sessizlik arasındaki sesBilgisiz inanım, insansız bilimTöz bir yerde, bir yerde özDuyumsuz duygu, duyusuz duyumGerçekle ülkü arasındaki.8.Sende martılardan kalma bir şey varEllerin gece bir denize yağmur yağandakiIssızlığı sürdürüyor ellerinde(İlkel ya da çocuksu hep bir) Issızlığı ve ululuğu kiBilinçsiz özgürlüğün kalıntısıdır belki de(Kapımayın ey ölümsüz kapılar)Eski bilgiler saklı belleğindenUyandır o gücü uyandırabilirsen(Usul ya da tutkulu hep bir)Bilinçli tutsaklığını tekmele.9.Ey doğa, büyük doğa, güzel ana!Sen varsın, de bana, gözlerin de var,Deniz var deniz, onu kim tüketebilir!Bırakmaz beni tek başımaAğacın gövdesine güveniyorumArı gün bak işte değişiyorumYeniden yaşamağa başlıyor ellerimTanrımayın ey ölümsüz tanrılarAh güvercin gibi kanatlarım olaydı birEn kardeş yerlerimi tek başımaUçardım ve rahat ederdim.10.Hatırlar mısın? Eski kokuları hatırla!Ben bu çiçekleri dererdimHangi çiçekleri? O değil, şarkılardıŞarkılar vardı can sıkıntısında...Ağlayan kim? Ben değilim.Vardığım kupkuru bir kıyıDeniz kabukları, martı leşleri...Eskiden ben bu denize girerdimHangi denize? Ölüm sessizliğiVe cırlak güneş aydınlığıİçinde dağa taşa benzemişim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder